22 Eylül 2015 Salı

üzülme...

Üzülme! Çünkü hüzün, düşmanı sevindirir, dostunu üzer, haset edenin diline düşürür.
Üzülme! Çünkü hüzün, kaybolanı geri getirmez, öleni diriltmez, kaderi değiştirmez, hiçbir fayda getirmez.
Üzülme! Çünkü hüzün sinirleri yıpratır, kalbini yorar, gecelerini mahveder.
Üzülme! Günah işlediysen tevbe et, istiğfarda bulun, yanlış yaptıysan düzelt! O’nun rahmeti sonsuz, kapısı açıktır.
Üzülme! Kaybettiğin şey için üzülme, çünkü daha pek çok nimetlere sahipsin. Allahın sana bahşettiği diğer nimetleri düşün ve şükret! Allahü teâlâ; “Allahın nimetlerini saymaya kalksanız buna güç yetiremezsiniz!” buyurmuyor mu?
Üzülme! Ehli batılın sözlerinden dolayı
Üzülme! Tenkitlere sabrettiğin sürece mükâfatlandırılacağını unutma!
Üzülme! İnsanlara ihsanda bulundukça
Üzülme! Çünkü mutluluğun yolu insanlara ihsanda bulunmaktan geçer.
Üzülme! Çünkü iyiliğin mükâfatı 10 mislinden 700 misline, kötülüğün karşılığı ise sadece 1 mislincedir.
Üzülme! Dünya, ne seçim, ne geçim dünyasıdır. Dünya, bugün var yarın yok, imtihan dünyasıdır.
Üzülme! Hakkın rızasına uygun düşen belâlar, kulun sevgisini artırır. Altın, ateş ile, iyi kul da musibet ile tecrübe edilir.
Üzülme! İnsanlar, başlarına gelen belâ ve musibetleri ondan daha büyükleriyle kıyas etselerdi, şüphesiz belâların bazısını âfiyet kabul ederlerdi.
Üzülme! Karşı karşıya kalabileceğin muhtemel bir musibet için, en kötü ihtimal ne olabilir sorusunu kendine sor! Sonra bu muhtemel sonuca kendini alıştır, ona tahammül etme konusunda kendine telkinde bulun! “Allah bize yeter, O ne güzel vekildir.” âyetini düşün!
Üzülme! Şunu unutma yaşadığın günün sınırları içinde yaşamazsan, sıkıntı ve kaygıların artacak demektir.
Üzülme! Eğer bir gün dünyaya ait çok büyük bir derdin olursa Rabbine dönüp: “Benim çok büyük bir derdim var.” deme! Derdine dönüp: “Benim çok büyük bir Rabbim var!” de!

2 yorum :

  1. Kendi bedeninizle helalleştiniz mi? Size emanet edilen bedeni, emanetin gayeleri çerçevesinde kullandınız. Onu istismar etmediniz. Gözlerinizi, kulaklarınızı, beyninizi, kalbinizi, ellerinizi, ayaklarınızı, ciğerlerinizi, midenizi, onlara “Allahım, nedir bu benim başıma gelen?” gibi bir feryada sürüklemediniz.
    -Malınız mülkünüzle helalleştiniz mi? Onları size emanet edilen çerçeve dışında kullanmadınız, içindeki fukara hakkını vermekte ihmal etmediniz. Malınıza baktığınızda onunla ilişkinizi tertemiz görmekte, onu mahşer ortamına sırtınızda bir yük olarak taşımayacağınızdan emin bulunmaktasınız. Malınıza şeytanı ortak etmediniz yani.
    -Evinizle bu anlamda helalleştiniz mi? Evinizde şeytanın bir kürsü kurmadığından eminsiniz. Evinizin kimi köşelerini şeytana kiralamadınız. Eviniz sizden şikayetçi olmayacak. Eviniz, bir “Müslüman evi” duruluğunda oldu hep. Değil mi?

    YanıtlaSil
  2. Bir gün Hızır (a.s.) hamamda yıkanan bir ihtiyarın yanına yaklaşmış. İhtiyar kendi kendine yıkanmaktaymış. Hızır demiş ki: - Ey ihtiyar! Gençliğinde yaşlılara yardım etseydin şimdi şu gençler de sana yardım ederlerdi. İhtiyar adam şöyle cevap vermiş: - Ben gençliğimde yaşlılara yardım ederdim ama zamane gençliği şimdilerde yardım etmez olmuş. Hızır (a.s.) bir taraftan ihtiyar adamın sırtını keselerken bir taraftan da konuşmaya devam etmiş: - Demek ki yaptığın yardımları içinden gelerek yapmamışsın, Allah’ın sevgisini kazanamamışsın, yoksa ettiğin o hayrı neden görmeyeceksin ki? İhtiyar adam şöyle demiş: Eğer yaptığımı Allah için yapmasaydım, O’nun sevgisini kazanmasaydım, Allah bugün benim sırtımı Hızır’a keseletir miydi? Hızır (a.s.) duydukları karşısında çok şaşırmış. Allah’ım demiş, bana verdiğin Seni sevenlerin listesinde bu ihtiyarın adı yok, bu nasıl olur? Yüce Allah şöyle demiş: “Ey Hızır! Biz, bizi sevenlerin listesini sana verdik ancak bizim sevdiklerimizin listesi bizim yanımızdadır..." Hz Mevlânâ Celâleddin-i Rûmî der ki; İnsanın kalbinde saklı öyle şeyler vardır ki verdikçe çoğalır, Bu hazinelerin başında SEVGİ gelir. İşte bir dostun bir dosta verebileceği hediyelerden bazıları şunlardır ki; Gönlü rahatlatacak bir TEBESSÜM! ... Kalbe kuvvet verebilecek bir TATLI SÖZ! ... Morali düzeltecek bir TAKDİR! ... Neşesini yerine getirecek bir ŞAKA! ... Kızgınlığını söndürecek bir HOŞGÖRÜ! ... Hoşa gidecek bir güzel DAVRANIŞ! ... ALLÂH’ın Râhmetini çekecek bir HAYR DUÂ
    Dualarınızda yer alabilmek ümidiyle
    1437 HICRI yılınız mübarek olsun...💐☺️

    YanıtlaSil

ani insan aglamak ister, gözlerinden yaş gelmez ! Hani gülmek ister, yürekten gülmez ! Hani birini bekler o hic gelmez ! İşte o zaman ölmek isterde ecel gelmez!